Kariye Müzesi Ve freskleri
Kariye Müzesi Ve Freskleri
Kariye Müzesi olarak anılan yapı, Doğu Roma İmparatorluğu döneminde büyük bir yapı kompleksi olan Khora manastırının merkezini oluşturan ve İsa’ya adanmış olan bir kilise yapısıdır.
527-565 yılları arasında inşa edilmiştir, 9. yüzyıla kadar olan dönemi kapsayan en erken yapı döneminden günümüze ulaşabilen sadece doğu taraftaki alt yapıdır. Mimarisi mozaik ve freskleri süslemelerinde uyguladığı muhteşem ustalık ve ahenk ile dini tasvirlerin kronolojik bir uyum içinde, ikonografik olarak anlatımlarında da oldukça başarılıdır.
İtalya’da Giotto (1266-1337) ile başlayan Rönesans akımı ile birlikte Bizans’ta da yeni bir sanat akımının başlamasına öncülük ettiği söylenebilir.
Bu dönemde Kariye’yi diğer kiliselerden ayıran bir özellikde Meryem’in hayatını anlatan sahnelerin kabul gören Dört İncil’de dahi anlatılmamış olmasına rağmen, Apokrif İncillerden faydalanılarak kronolojik bir sıra halinde anlatılmasıdır.
Bu dönemde Kariye’yi diğer kiliselerden ayıran bir özellikde Meryem’in hayatını anlatan sahnelerin kabul gören Dört İncil’de dahi anlatılmamış olmasına rağmen, Apokrif İncillerden faydalanılarak kronolojik bir sıra halinde anlatılmasıdır.
Fatih Sultan Mehmet’in (1451-1481) 1453 yılında İstanbul’u fethi sırasında yapı, hiçbir zarar görmemiştir. Uzunca bir süre kilise olarak kullanılmaya devam etmiş olan Khora Manastırı Kilisesi, Sultan II. Beyazıd devrinde (1481–1512), Sadrazam Hadım Ali Paşa (Atik Ali Paşa) tarafından 1511 yılında camiye çevrilmiş ve yanına bir de medrese eklemiştir. Türk devrinde, kilise dışındaki manastır yapıları zamanla yıkılarak kaybolmuştur.
Müzedeki Eserler:
1-Naos'taki Mozaikli Sahneler;
Meryem'in Ölümü(KOİMESİS)
1-Naos'taki Mozaikli Sahneler;
Meryem'in Ölümü(KOİMESİS)
Hodegetria (Yol gösterici) Meryemi olarak adlandırılan bu sahnede kucağında Çocuk İsa’yı taşıyan Meryem,tasvir
edilmiştir. Bir seki üzerinde ayakta gösterilmiş olan tasvirde, Meryem kucağındaki Çocuk İsa’ya hafif başını eğerek düşünceli bir şekilde bakar durumda gösterilmiştir. Sahnenin üzerinde akanthuslarla işlenmiş mermer bir pano,ortasında yüzü tahrip olmuş pantokrator İsa rölyefi, üst köşelerde de yüzleri tahrip olmuş kanatlı iki melek rölyefi bulunmaktadır. Bu sahnenin aynısı olan ve Aziz Luka’nın Konstantinopolisin koruyucusu olduğuna inanılan ve Meryem’e bakarak yaptığı sanılan ikonanın da Kariye’de saklandığı, savaş günlerinde de surlar boyunca gezdirilerek şehri koruduğuna inanılmıştır.
2-Girişteki Pantokrator İsa Freski
Girişte ilk karşımıza çıkan mozaik iç narteks kapısı üzerindeki lunette yer almaktadır. Bu tasvirde İsa sol eli kutsal kitabı tutarken, sağ eli ile de takdis işareti yapmaktadır. Bu sahne “Kainatın Efendisi” görünümündeki İsa’nın yüceliğini ve tanrısallığını anlatmaktadır. İsa’nın başının iki yanında “Hazreti İsa , yaşamın mekanı” ve “Khora” yazılıdır. Bu yazı ile İsa’nın İncil’de belirtilen bir özelliği ile kilisenin adı birleştirilmiştir. Sanatçı ince bir uslupla işlediği bu sahnede İsa’nın yüzündeki kırmızılığı bile detaylandırmış, sağ kulağı yukarıda yapmış, bu sayede tasvire insani değerler katmıştır. Seçilmiş kişiler başlarında sadece bir hale ile betimlenirken İsa’nın halesinin içinde hep haç yer almaktadır.
3-Khalke İsa'sı Ve Meryem Ana Freski
Meryem insanların günahlarından arınması için üzgün bir şekilde dua ederken ayakta olan İsa’nın sağında betimlenmiştir.
Meryem’in eteğinin yanında Prens İsaak Komnenos, sağ tarafta ise rahibe kıyafetleri içinde prenses Maria Palaiologos diz çökmüş dua eder vaziyette tasvir edilmişlerdir.
3-İsa'nın Ataları Freski
ç narteksin güney bölümdeki kubbe de madalyon içinde Pantokrator İsa tasviri yer almaktadır. Kubbe dilimleri arasında iki sıra halinde İsa’nın atalarına ait figürler yer almaktadır. Üst kısımda ,Adem’den başlayarak Seth, Noah, Cainan, Maleleel, Jared, Lamech, Sem, Heber, Saruch, Nachor, Thara, Abraham, İsaac, Jacop, Phalec, Ragau, Mathusala, Enoch, Enos ve Abel ‘in yer aldığı 24 atası betimlenmiştir. Alt kısımda Yakup’un 12 oğlu ile Judah’ın 2, Pharez’in 1 oğlunun figürü yer almaktadır.
4-Parekklesion Batı Mekanı Kubbe ve Pandifleri
Meryem Bizanslılar tarafından hem insan ile tanrı arasındaki en önemli aracı hem de sevecen bir ana olarak düşünülür. Batı birimini bütünüyle örten ve gökyüzünü temsil eden büyük kubbenin ortasında yer alan gökkuşağı bordürlü madalyonun içinde Meryem ve kucağında çocuk İsa betimlenmiştir.
Gökkuşağı bordür ile belirlenen kubbe, Meryem figürüne ışık sağlayan 12 pencere ile 12 dilime ayrılmıştır. Bu dilimlerde, tam boydan 12 meleğin freskosu yer alır. Ayakta ve birbirine benzer tasvir edilmiş olan melekler sağ ellerinde uzun asa tutmaktadır. Dört melek , (Cebrail, Mikhael, Uriel , Rafael) üzerinde haç ve X işareti bulunan dünyayı temsil eden kristal küre tutarken, diğer melekler sol elleriyle giysilerini tutmaktadırlar. Melekler üzerlerine imparatorluk şalı almışlardır. Her melek figürünün üzerinde “Tanrının meleği” yazılıdır.
Bir meleğin elinde tuttuğu asanın ucunda ise “Hagios” (aziz) kelimesi üç kez yazılmıştır. Kubbeyi dilimlere ayıran ve melek figürleri arasında yer alan kalın şeritler, çok zengin bitkisel motiflerle bezenmiştir.
Bir meleğin elinde tuttuğu asanın ucunda ise “Hagios” (aziz) kelimesi üç kez yazılmıştır. Kubbeyi dilimlere ayıran ve melek figürleri arasında yer alan kalın şeritler, çok zengin bitkisel motiflerle bezenmiştir.
5-)İsa'nın Dirilişi Freski(Parekklesion/Anastasis)
Bizans sanatında ‘Anastasis’, İsa’nın ölümünden sonra, yeraltındaki ölüler diyarına (Hades) giderek, kendinden önce yaşamış olan ve burada tutulan Eski Ahit peygamberlerini esir tutan Şeytan’ın elinden kurtarması, şeytanın buradaki krallığına son vermesi ve doğru insanları dirilterek göklere çıkartması olayıdır. Bu olay İncil’lerde yer almamaktadır.
Kariye parekklesionunda bu sahne bütün bir apsis yarım kubbesini kaplayacak biçimde betimlenmiştir. İsa, üçgen kompozisyon ortasında ayakta durmakta beyaz ışık saçan üzerinde sarı yıldızlar bulunan mandorlanın içindedir. İsa’nın ayakları altındaki karanlık bölümün içinde kırık kapı kanatları, zincir ve kilit parçaları görülmektedir ayrıca burada el ve ayaklarından zincirlenmiş koyu tenli bir figür yatmaktadır. Karanlık bölümün iki tarafında birer lahit yer alır. İsa, sağındaki lahitten Adem’i, solundaki lahitten ise Havva’yı ellerinden tutarak kendine doğru çekmektedir. Adem’in arkasında, içlerinde Eski Ahit peygamberlerinden Yahya, Davud ve Süleyman’ın bulunduğu bir grup, Havva’nın arkasında ise Habil ve ruhban tunikleri giyinmiş yedi kişi durmaktadır. Adem ile Havva burada bütün insanlığı temsil etmektedir. Betimlenen sahnenin üst kısmında “Anastasis” yazılıdır.
Kariye parekklesionunda bu sahne bütün bir apsis yarım kubbesini kaplayacak biçimde betimlenmiştir. İsa, üçgen kompozisyon ortasında ayakta durmakta beyaz ışık saçan üzerinde sarı yıldızlar bulunan mandorlanın içindedir. İsa’nın ayakları altındaki karanlık bölümün içinde kırık kapı kanatları, zincir ve kilit parçaları görülmektedir ayrıca burada el ve ayaklarından zincirlenmiş koyu tenli bir figür yatmaktadır. Karanlık bölümün iki tarafında birer lahit yer alır. İsa, sağındaki lahitten Adem’i, solundaki lahitten ise Havva’yı ellerinden tutarak kendine doğru çekmektedir. Adem’in arkasında, içlerinde Eski Ahit peygamberlerinden Yahya, Davud ve Süleyman’ın bulunduğu bir grup, Havva’nın arkasında ise Habil ve ruhban tunikleri giyinmiş yedi kişi durmaktadır. Adem ile Havva burada bütün insanlığı temsil etmektedir. Betimlenen sahnenin üst kısmında “Anastasis” yazılıdır.
6-Deesis Freski
Bizanslılar tanrılarına doğrudan ulaşmak yerine, tanrıya daha yakın buldukları ve tanrıya daha kolay ulaşabileceklerine inandıkları kutsal kişilerin aracılığı ile ulaşmayı tercih etmektedirler. Tanrı ile insan arasında aracı olarak görülen bu kutsal kişiler, rahip, piskopos olabileceği gibi özellikle Hıristiyanlığın ilk yüzyıllarında din uğruna ölen azizler (martyr), eski ahit peygamberleri, baş melekler, melekler ve Tanrı Anası Meryem (Theotokos) olabilmektedir. Öncelikle tanrı anası Meryem, Tanrı’ya en yakın insan olarak düşünülmektedir. Meryem’in şapeller, taşınabilir ikonalar, el yazması minyatürlerde ve özel yapıtlarda yer alması, duaları kabul edilen aracı olarak görüldüğündendir.
İsa üzerinde, birisi ana, diğeri arkadaş olarak büyük etkiye sahip bu iki kutsal kişi Bizans sanatında “Deesis” olarak bilinen sahnede yan yana gelirler ve mahşer gününde tüm ölümlüler adına İsa’dan şefaat dilerler.
İsa ve iki yanında, hafifçe İsa’ya dönük olarak ve dua eder pozda duran Meryem ve Vaftizci Yahya’dan oluşan Deesis son yargı gününde, Meryem ve Yahya’nın, bütün insanlık adına İsa’dan af dilemesini betimlemektedir. Son yargı sahnesinde, imparator giysileri içinde, Meryem ve Yahya’nın arkasında duran iki figür, baş melekler Mikhael ve Gabriel’dir. Onlarda Deesis sahnesine katılarak insanlık adına İsa’dan af dilemektedirler.
7-İç Narkeks Mozaikleri Genel Görünümü
8-Mimarisi Ve Kat Planı
Kariye, naos, kuzey taraftaki iki katlı ek yapı (anneks), iç narteks, dış narteks ve güney taraftaki mezar şapeli (parekklesion) ile beş ana mimari birimden oluşmuştur.
Mevcut kilisenin ana yapısı, kubbe ile örtülü kısaltılmış Yunan haçı planlı bir yapıdır
9-Restorasyon çalışmaları
Kariye müzesinin naos ve aneks bölümleri 2012 den beri restorasyondadır.
21 Nisan 2019 da naos ve aneks bölümleri ziyarete açılmıştır
10-Fosil
Müzenin apsis denilen mekanın yan duvarında bulunan mermer plaka,
bugün görenleri hayrete düşürmekte. Mermer plaka da milyonlarca yıl
önce yaşamış bir deniz canlısının fosili bulunuyor.Mermer de fosil
oluşumu ise çok çok nadir görülüyor.
YAZILAR KENDİ ÖZETİMDİR, FOTOĞRAFLAR ŞAHSIMA AİTTİR.











Gülşah blogunu ziyaret ettim. Güzel
YanıtlaSil